İstanbul Yine Sallandı: Ucuz Atlatılan Bir Uyarı

Aziz şehrimiz İstanbul, bir kez daha deprem gerçeğiyle yüzleşti. Sarsıntı bu kez büyük bir yıkıma yol açmadı ama hepimize güçlü bir uyarı niteliği taşıdı.

Ben de o sırada, rutin bir sağlık kontrolü için yakınımızdaki bir hastanedeydim. Tam çıkışa yönelmişken, damadım Ensar’la birlikte asansörde yakalandık depreme. O dar alanda yaşanan o birkaç saniye, inanın insanın aklında uzun süre yer ediyor. Sarsıntı asansörde daha da korkutucu oluyor; kaçamıyor, saklanamıyor, sadece sallanıyorsunuz. Rabbim o anları kimseye yaşatmasın.

Çok şükür ki bu sarsıntı, İstanbul’da bir yıkıma neden olmadı. Ancak bu “şanslı atlattık” rahatlığı, ne biz vatandaşları ne de yetkilileri rehavete sevk etmemeli. Artık merkezi idareden yerel yönetime, tüm ilgili kurumların aklını başına almasının zamanı geldi de geçiyor.

Laf üretmenin değil, icraat yapmanın vaktidir. İstanbul gibi bir mega kent, her an bir depreme uyanabilir. Üstelik bu kez daha büyüğüyle… Zamanı meçhul, ama geleceği kesin bir tehlikeden söz ediyoruz. Bu gerçekle yaşarken riskli binaların ivedilikle tespit edilmesi, kentsel dönüşüm yoluyla hızla yenilenmesi elzemdir. Depremin günü, saati, mevsimi yok. Ancak bizim hazırlıklı olmaktan başka seçeneğimiz de yok.

Bu son deprem, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı gününe denk geldi. Okulların açık olması ve çocukların aileleriyle birlikte okul törenlerinde bulunması, olası felaketin etkisini belki de bir nebze hafifletti. Şimdi ise İstanbul’daki tüm okul bahçeleri, valilik ve kaymakamlıkların talimatıyla vatandaşların toplanma alanı olarak açıldı. Bu hızlı refleks sevindirici ama yetmez. Bu geçici tedbirlerin kalıcı çözümlerle desteklenmesi gerekir.

Kısacası, İstanbul bu defa da depremi ucuz atlattı. Ama bu ucuz atlatışlar bizi yanıltmasın. Çünkü her sarsıntı, yaklaşan daha büyük bir tehlikenin habercisi olabilir.

Allah milletimizi her türlü afetten muhafaza eylesin.

Vesselâm.

Dilerseniz bu yazıyı bir gazeteye uygun başlık ve görsel önerileriyle de sunabilirim.

Bu yazı toplam 781 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sami Özey Arşivi