Siyasette her geçen gün daha da netleşen bir gerçek var: Halkla bütünleşen, halk gibi yaşayan siyasetçiler, partilerinden bağımsız olarak milletin gönlünde yer buluyor. İnsanlarımız artık sadece bir partiye değil, insanlığa, samimiyete ve hizmete değer veriyor. Çünkü bu işin partisi pırtısı yok.

Geçtiğimiz günlerde bir gece sohbetinde de dile getirdiğimiz gibi; siyaset, artık futbol takımı tutar gibi tutuluyor. “Benim partimden değilse, ne kadar donanımlı, bilgili, dürüst olursa olsun, çöpe at!” anlayışı ne yazık ki hâlâ sürüyor. Oysa bu ülkenin, ne kıymetli isimleri çöpe atıldı bugüne kadar…

Tıpkı geçtiğimiz gün elektrik çarpması sonucu hayatını kaybeden Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek gibi…

Kendisini şahsen tanımadım, hiç görüşmedim. Ancak fotoğraflarından, video konuşmalarından yansıyan o sempatik hali, güler yüzü insanın içine bir sıcaklık bırakıyor. Tecrübeyle sabittir; yüzü gülenin kalbi de güler. Kalbi gülen insan da halkına yukarıdan bakmaz.

Milletin değerlerine olumlu anlamda dokunmayı başaran insanı, bu millet asla ıskalamaz. Kıymetini sandıkta verir… Veremezse, musalla taşında verir… Ama mutlaka verir! İşte Ferdi Zeyrek de o kıymeti görenlerden oldu.

CHP’liymiş, şuymuş buymuş, bunlar gerçekten önemli değil. Önemli olan sevilen insan olmasıydı. Önemli olan halkıyla arasına mesafe koymamasıydı. Onun insanlığı, cenazesine katılan binlerce insanın sessizliğiyle zaten kendini gösterdi.

Aslında güzel insanların partisi yoktur. Onlar, sağlığında olmasa bile öldüklerinde tüm partileri birleştirirler. Sessizce ama güçlü bir toplumsal mutabakat yaratırlar. Toplumu birleştiren değerler, işte o insanların ardından ortaya çıkar.

Ez cümle…

Ferdi Zeyrek’e Allah’tan rahmet diliyorum.

Derecesi âlî olsun.

Söyleyeceklerimiz bu kadar.

Vesselâm.