6 Şubat: Unutmamak, Unutturmamak
Bazen bir haberle uyanırsın ve hayatın bir daha eskisi gibi olmayacağını anlarsın. 6 Şubat sabahı, hepimiz o acı gerçekle yüzleştik. Binlerce insanın hayatı değişti, şehirler enkaza döndü, umutlar yıkıntılar altında kaldı. O an, beklemek diye bir şey yoktu. Arkadaşlarla hızlıca organize olduk, ilk aklımıza gelen en temel ihtiyaçları toplayarak yola çıktık. Bir minibüs dolusu atkı, bere, eldiven, panço, şal… Çünkü o soğukta, en azından üşümesinler istedik.
Hatay’a ulaştığımızda, sadece binalar değil, insanların gözlerindeki ışık da sarsılmıştı. “Binalara girmeyin, artçılar devam ediyor” uyarıları yankılanıyordu. Kimi ailesini, kimi evini, kimi anılarını kaybetmişti. Ama ne olursa olsun, ayakta kalmaya çalışıyorlardı. İlk günler sıcak yemek dağıtımları, kumanyalar, battaniyeler derken, zamanla organizasyonlar daha düzenli hale geldi. Geriye dönüp baktığımda, kaç kez bölgeye gittiğimi bile hatırlamıyorum. Adıyaman, Hatay, Gaziantep, Kahramanmaraş, Adana, İskenderun… Ayda birkaç kez, bazen daha sık. Çünkü unutulmasın istedik, çünkü hâlâ orada yaşayanların mücadeleye devam ettiğini biliyoruz.
Geçen hafta Hatay’daydım. İnsanlar artık kafelerde oturuyor, restoranlarda yemek yiyor, sosyal hayat yeniden filizleniyor. Kalıcı konutlar yükseliyor. Ama hâlâ 21 metrekarelik geçici evlerde yaşam mücadelesi veren binlerce insan var. Gardıropsuz, mutfak dolapsız, küçücük banyolarında havlularını asacak yer bile olmayan o konteynerlerde, iki yıldır sabırla bekliyorlar. Ve onların sabrı, azmi, yaşama tutunuşu inanılmaz. Onca kayba, acıya rağmen hayata sımsıkı sarılmaları takdire şayan.
Türkiye, asrın felaketinin yaralarını hâlâ sarıyor. Ama bu, sadece devlete bırakılacak bir sorumluluk değil. Bize düşen, bu felaketi unutmamak, unutturmamak ve gereken dersleri almak. Depreme dayanıklı yapılar, bilinçli şehirleşme, bireysel önlemler… Peki, gerçekten öğrendik mi? Yeterince önlem alıyor muyuz?
Depremde kaybettiğimiz canlara bir kez daha rahmet, geride kalanlara ve milletimize başsağlığı diliyorum. Yaralılara ve hâlâ tedavisi devam edenlere acil şifalar diliyorum.
Felaketleri unutursak, ders almazsak, aynı acıları bir daha yaşarız.ALlah’ım korusun.
Muhabbetle…
Turgut TUNÇ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.