Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD) İhracatı Geliştirme ve Ticaret Eşleştirme Komitesi tarafından Afrika’nın batısındaki Senegal’e organize edilen iş gezisinde bir kez daha Türkler olarak beklenen millet olduğumuzu müşahede ettik.

1960 yılında Fransa’nın sömürgeliğinden kurtulan 15 milyonluk nüfusa sahip Senegal’in yüzde 92’sini Müslümanlar oluşturuyor. Ülkenin geçim kaynağını yer fıstığı yağı, suni gübre, tekstil, şeker, konserve balık (özellikle tonbalığı), sigara, ayakkabı ve çimento oluşturur. Sanayisi başşehri Dakar ve çevresinde yoğunlaşmıştır. Ayrıca turizm sektörü, ülkenin en önemli döviz kaynaklarından birini oluşturmaktadır. İnanmayacaksınız ama Karadenizli balıkçılar Senegal ve Moritanya denizlerinde avlanarak Japonya gibi ülkelere balık ihracatı yapıyorlar. Bizim uşaklar, hem kazanıyor hem de kazandırıyor. Balıkçı gemilerimizde Senegalli gençler ağ çekiyorlar.

Senegal'de 2022'de düzenlenecek Yaz Gençlik Olimpiyatları için 50 bin kişilik olimpik stadyumunun yapımının yine bir Türk şirketince üstlenildiği bildiriliyor ve şubatta başlayacak inşaatın 17 ayda bitirileceği tahmin ediliyor. Türk firmaları, Senegal'de 775 milyon dolar değerinde 29 proje üstlendi. Bunlar arasında Dakar Blaise Diagne Uluslararası Havalimanının inşaatının tamamlanarak yap-işlet-devret projesiyle işletilmesi, Abdou Diouf Kongre Merkezi, buraya bağlı inşa edilen otel, Dakar Arena Kapalı Spor Salonu, Uluslararası Sergi ve Fuar Merkezi, tır parkı projelerinin yanı sıra havalimanıyla şehir merkezi arasındaki raylı sistem hattının ray döşemesi yer alıyor.

Uzun yıllardır ihmal ettiğimiz Afrika ülkelerine dönük başlatılan yatırım seferberliği geçmişten gelen dostluğumuzu yeniden tesis etmeye başladı. Dört günlük inceleme gezimiz boyunda tanıştığımız Senegalli iş insanlarının sıcak ilgisiyle karşılaştık. Yunus Emre Enstitüsü, Senegal’de şube açarak kültür coğrafyamızla olan bağlarımızı güçlendiriyor. Senegal’de kendimizi ülkemizin bir şehrinde gibi hissettik. Bizi bağırlarına basan bu sıcakkanlı insanlardan duyduğum haklı sitemi de sizinle paylaşmadan edemeyeceğim. Senegalli bir dostumuz, “Buralara sık sık gelin. Bizi ihmal etmeyin. Bizi unutmayın. Biz Türkleri dedelerimizden çok işittik. Sizin gelmenizi bekleyenler var. Siz diğer İslam ülkeleri gibi değilsiniz. Osmanlının varisi olmak sorumluluk ister. Sorumluluğunuzun gereğini yapın. Fransızlara karşı ilk bağımsızlık hareketi başlatan el Hac Ömer’in en büyük desteği Osmanlı Sultanından aldığı dilden dile anlatılarak günümüze kadar gelmiştir.”

Ceddimizin en zor zamanlarda bile dindaşlarının imdadına yetiştiğini kadirşinas Senegallilerden öğrenince hayıflandım. Demek ki Türkiye ve Türk insanı olarak yapacağımız çok şeylerimiz var. İster İsviçre’de olalım isterseniz dünyanın neresinde olursak olalım bu millete yüklenmiş bir görev var. Bunun bilincinde olarak yaşamalıyız. Bizlere umutlarını bağlayanlar var. Biz beklenen bir milletiz.