Miladi takvime göre bu sene Sevgili Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in dünyaya teşriflerinin 1500. yıl dönümünü idrak etmiş bulunuyoruz. Onun dünyaya teşrifinin üzerinden geçen bu uzun zaman diliminde insanlık sayısız sosyal değişim yaşamış; ancak onun rehberliği daima yol gösterici olmaya devam etmiştir. Bugünün toplumlarında aile yapısı ciddi sınavlardan geçerken, Peygamberimizin örnek hayatı ve vahyin ışığında aile ahlakını yeniden tesis etmek büyük önem taşımaktadır.

Kur’an-ı Kerim’de Rabbimiz şöyle buyurur:
“Kaynaşmanız için size kendi cinsinizden eşler yaratıp aranızda sevgi ve merhamet var etmesi de onun (varlığının ve kudretinin) delillerindendir.” (Rum Suresi, 21)

Bu ayet, ailenin temelinin sadece akdi bir birliktelik değil, sevgi ve merhametle örülmüş bir manevi bağ olduğunu ifade eder. Günümüzde evliliklerin hızla bozulmasının başlıca sebeplerinden biri, bu manevi temelin zayıflamasıdır. Çözüm olarak evlilik öncesinde gençlere sağlıklı iletişim, empati ve birlikte yaşama kültürü üzerine din temelli eğitimler verilmelidir. Evlilik sonrası da bu eğitimin devamı aile danışmanlığı hizmetleriyle desteklenmelidir.

Hazreti Aişe Radiyallahu Anha anlatıyor:
“Peygamber Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem ev halkına karşı insanların en yumuşak huylusu ve en merhametlisiydi.” (Tirmizi, Şemâil, 326)

O, eşlerine daima güzel sözle hitap etmiş, onları kırmamış, aile içindeki sorumluluklarını paylaşmış ve hiçbir zaman kaba davranmamıştır. Aile bireylerinin birbiriyle olan ilişkilerinde nezaket, sabır ve adalet temel olmalıdır. Bu nedenle evliliklerde sadece ekonomik ya da sosyal roller değil, duygusal rollerin önemi de göz ardı edilmemelidir. Eşlerin birbirine karşı “güzel muamele” sorumluluğu hatırlatılmalı, aile içi iletişim becerileri yaygınlaştırılmalıdır.

Yüce Kitabımız Kur'an-ı Kerim’de şöyle buyrulur:
“Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun…” (Tahrim Suresi, 6)

Bu ayet, ebeveynlerin sadece fiziksel değil, manevi sorumluluklarını da hatırlatmaktadır. Günümüzde çocukların dijitalleşme, sosyal medya ve ahlaki yozlaşma gibi tehlikelerle karşı karşıya olduğu bir çağda, onların gönül dünyalarına dokunmak son derece önemlidir. Aile içinde dinî ve ahlaki değerlerin aktarımı için birlikte Kur’an okuyup anlamaya çalışmak, Peygamberimizin Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in hayatını hikâyelerle anlatmak, okul ve cami gibi eğitim veren kurumlarda manevi eğitimi çağın diliyle yeniden yapılandırmak son derece önem arz etmektedir.

Peygamberimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurur:
“Mümin, insanların en hayırlısıdır. En hayırlınız, ailesine karşı en hayırlı olandır.” (Tirmizi, Rada, 11)

Her insan hatalar yapabilir. Aile içi anlaşmazlıklarda kin gütmek yerine, sabır ve affedicilik tercih edilmelidir. Peygamberimizin Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in hayatında hoşgörü en belirgin ahlaki değerlerden biridir.

Binaenaleyh aile fertlerine kriz anlarında öfke kontrolü ve iletişim yönetimi eğitimi verilmelidir. “Boşanma ilk çözüm değil, en son çaredir” anlayışı toplumsal bir bilinç haline getirilmelidir. Zamanımızda aile kurumunu tehdit eden birçok unsur vardır: iletişimsizlik, ekonomik sıkıntılar, dijital bağımlılık, değer erozyonu… Bu sorunlara bireysel değil, toplumsal bir yaklaşım gerekir. Peygamberimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurur:
“Hepiniz çobansınız ve hepiniz güttüğünüz sürüden sorumlusunuz.” (Buhari, Ahkam, 1)

Peygamber Efendimizin Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in 1500. doğum yıl dönümünü andığımız bu özel zaman diliminde, onun aile ahlakını örnek almak ve günümüzün aile problemlerine bu ışıkla yaklaşmak bir zaruret halini almıştır. Aile, sadece bireylerin değil, bir milletin de teminatıdır. Bu bilinçle sevgi, merhamet, adalet ve sorumluluk üzerine kurulu aileler inşa etmek; ancak Kur’an ve Sünnet rehberliğinde mümkündür.