Belgin abla bir hoş seda bıraktı ve gitti

Biz gazetecileri en çok etkileyen olaylardan birisi de yazdıklarımızın okunması ve okuyucularımızdan olumlu veya olumsuz geri dönüşlerin olmasıdır. Bu durum bizleri çok motive eder. Ya "haberimiz ses getirdi" ya da "yaptığımız yanlış okuyucumuzun gözünden kaçmıyor" diyerek kendimize çekidüzen veririz. Bizde ilginç başlıkların okuma oranı hep fazla olur. Bir de vatandaşın beklediği haberler ilgi görür. Emeklilik, askerlik, izin yolu haberleri gibi haberler en çok okunan haberler arasında yer alır.

En sevilmeyen ve okunmayan haberlerin başında ise ölüm haberleri gelir ki, kimse ölüm gibi soğuk bir olayı okumak istemez. Hatta biz hep ölümü başkaları için uygun görür, yanımıza bile yanaştırmak istemeyiz.  Fakat dünyada var olan en önemli gerçeklerden birisi ise "ölümdür".  Soğuk da olsa gençlere yakışmasa da, her ölüm erken ölüm de olsa, her doğan ölmeye adaydır.

Bu yazıyı yazmamıza vesile olan çok kıymetli arkadaşımız ve dostumuz Çetin Başatik'in kıymetli eşleri Belgin Başatik'in vefatıdır. Bu acı haber hepimizi derinden üzdüğü gibi hakikati de hatırlattı. Ölüm'ün ani geleceğini, ihtiyar gence bakmadığını bir kez daha dimağımıza yerleştirdi.

Merhume Belgin ablamız amansız bir hastalık neticesinde vefat etti. Malumunuz din kültürümüzde amansız ve çaresi olmayan hastalıklardan vefat eden Müslümanların şehit olarak ölecekleri müjdelenmiştir. Biz, Belgin ablamızın mümine olduğuna şahadet ettik. Cenaze namazına katılan yüzlerce kişilik cemaat de şahitlik yaptı. Öte yandan vefat haberi olmasına rağmen "Belgin hanımı dualarla ebediyete uğurladık" haberimiz bu ay en çok okunan haberlerimizden biri oldu. 

Bu da bize gösteriyor ki, Belgin ablamız ve Başatik ailesi, İsviçre Türk toplumu tarafından son derece sevilen kişilerdir. Sevilirseniz, sizi de severler ve toplum sizi sahiplenir ve hiç bir zaman yalnız bırakmaz. 
İsviçre'de çok cenaze namazı kıldık. Bu zaman kadar Türkiye'nin büyükelçisinin, başkonsolosunun ve İsviçre'de faaliyet gösteren Türk sivil toplum örgütlerinin başkanlarının tam kadro katıldığı bir cenaze namazı görmedim.  Herkes merhume Belgin ablamızın cenaze namazında bulunmayı bir vazife olarak gördüğü için bir araya gelerek son vazifelerini yerine getirdi. İnanıyorum ki biz de bu halle hallenmiş olsaydık başta Çekin bey ve Belgin hanım bizim cenazemize gelen ailemize bu zor günde teselli olurlardı.

Halk ozanımızın dediği gibi  "Dünya yalan, ölüm gerçek"  sözünden yola çıkarak sayılı günler için geldiğimiz bu dünyada kimseyi kırmanın bir anlamı yok. İyilik yapanların iyilik gördüğünü Belgin ablamızın cenazesinde gördük.  Biz, başta Belgin ablamız olmak üzere tüm gurbet şehitlerine gani gani rahmet, ailelerine ve sevenlerine başsağlığı ve sabırlar diliyoruz. Belgin ablamızı hiç unutmayacak hep hayırla ve dua ile yâd edeceğiz. Hepimizin başı sağ olsun. O dünyada bir hoş seda bırakarak fani dünyadan ebedi âleme göç etti.

Bu yazı toplam 6033 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ömür Çelik Arşivi