"Müslüman siyaset yapmaz" ifadesi beni çok rahatsız ediyor. Bu söylem Müslümanların siyasi süreçlere katılımını ve etkinliğini sorgulayan yanıltıcı bir yaklaşımı temsil eder. Bu tür bir düşünce, Müslüman bireylerin ve toplulukların, sadece dini inançları nedeniyle siyasetten uzak durmaları gerektiği anlamına gelebilir ve bu da birçok açıdan haksızlık teşkil eder. Müslümanların siyasette yer alması, sadece dini bir sorumluluk değil, aynı zamanda toplumsal adalet, insan hakları ve iyi yönetim gibi evrensel değerlerin savunulması anlamına gelir. Siyaset, toplumsal sorunlara çözüm arayışında etkili bir araçtır ve Müslümanların bu süreçlerde yer alması, hem kendi toplulukları hem de daha geniş toplumlar için faydalı olabilir. Bu nedenle, "Müslüman siyaset yapmaz" düşüncesi veya söylemleri sadece cahil ve duyarsız insanların söyleyebileceği bir şeydir.

"Siyasette yoksan yoksundur " ifadesi, siyasetin kapsamının son derece geniş ve kapsayıcı olduğunu vurgular. Bu deyim, siyasetle bağlantılı olan her şeyin, toplumun her kesimini ve farklı alanları etkileyebileceğini belirtir. Siyaset, yalnızca hükümet ve politikacılarla sınırlı kalmaz; aynı zamanda ekonomi, eğitim, sağlık, çevre gibi birçok farklı disiplin ve yaşam alanı ile de doğrudan ilişkilidir.
Bu bağlamda, toplumun her bireyi ve her grup, siyasi süreçlerin bir parçasıdır. Siyasi kararlar, bireylerin günlük yaşamlarını, haklarını ve özgürlüklerini etkileyebilir. Dolayısıyla, siyasetin dışında kalan bir durum veya konu yoktur; her şeyin bir siyasi boyutu, bir etkisi veya bir yansıması vardır. Bu ifade, aynı zamanda toplumdaki farklı görüşlerin, çıkarların ve taleplerin de siyasette yer bulduğunu, bu nedenle herkesin siyasete bir şekilde dahil olduğunu ortaya koyar. Siyasette olmayan yoktur" sözü, siyasetin toplumsal dinamikler üzerindeki etkisini ve her bireyin bu süreçlerdeki rolünü hatırlatan önemli bir anlam taşır. Siyasetin bu kapsayıcı doğası, demokratik katılımın önemini ve her vatandaşın sesini duyurma gerekliliğini de vurgulamaktadır.
Bu vesileyle isviçre’de yaşayan, isviçre’de çalışan, isviçre’de vergisini veren bütün göçmenlerin özellikle mensubu olduğum Türk Toplumunun, Türkiye siyasetinden daha fazla isviçre siyasetine ilgi duymasını umuyorum.