BERN – İsviçre kamu yayıncısı SRF, 1972 Münih Olimpiyatları’ndaki trajik saldırıdan sonra İsrail gizli servisi Mossad’ın düzenlediği suikastlara İsviçre’nin dolaylı destek verdiğini ortaya koydu. Haberde, İsrail-Filistin çatışmasının gölgesinde istihbarat iş birlikleri gün yüzüne çıkıyor.

1972 yılında Batı Almanya’nın Münih kentinde düzenlenen Olimpiyat Oyunları sırasında, Filistinli Kara Eylül örgütü mensupları tarafından İsrail Olimpiyat kafilesine yönelik bir saldırı gerçekleştirilmiş, olayda 11 İsrailli sporcu hayatını kaybetmişti. Bu olay, sadece spor tarihine değil, uluslararası istihbarat savaşlarına da derin izler bıraktı.

İsviçre’nin kamu yayıncısı SRF (Schweizer Radio und Fernsehen), olayın ardından İsrail gizli servisi Mossad’ın başlattığı misilleme operasyonları sırasında İsviçre’nin gizli servisi P-26’nın dolaylı destek sağladığını ortaya çıkardı. Habere göre, 1970’li yıllarda İsrail’in yürüttüğü hedefli suikast operasyonlarında, İsviçre toprakları Mossad ajanları tarafından rahatlıkla kullanıldı ve bu durum İsviçreli yetkililerce bilinmesine rağmen müdahale edilmedi.

Suikastlar ve Sessiz İş Birliği

İsrail hükümeti, Münih saldırısından sorumlu tutulan kişilere karşı “Tanrı’nın Gazabı Operasyonu” adını verdiği dünya çapında bir takip ve cezalandırma süreci başlattı. Avrupa’nın çeşitli şehirlerinde hedef alınan isimlerin suikaste uğradığı bu süreçte, Mossad ajanlarının pek çok Avrupa ülkesinde operasyon yaptığı biliniyordu. Ancak SRF’nin ulaştığı belgelere göre, bu ülkelerden biri de resmi olarak tarafsızlık politikasıyla bilinen İsviçre idi.

Emekli istihbarat yetkilileriyle yapılan röportajlar ve gizli belgeler, dönemin İsviçre gizli servisi P-26’nın Mossad’a “göz yumduğunu” ortaya koyuyor. İsviçre’nin bu suikastları doğrudan desteklemediği, ancak operasyonlara müdahale etmeyerek örtülü biçimde kolaylık sağladığı ifade ediliyor.

Norveç’teki Yanlış Hedef, Avrupa’da Tepki

Haberde ayrıca, Mossad’ın Avrupa’da gerçekleştirdiği operasyonlardan birinde büyük bir hata yaptığı da hatırlatılıyor. 1973 yılında Norveç’in Lillehammer kentinde, Mossad ajanları saldırıdan sorumlu olduğu düşünülen bir Filistinliyi öldürdü. Ancak daha sonra bu kişinin olayla ilgisi olmayan bir garson olduğu ortaya çıktı. Olay, uluslararası medyada büyük yankı uyandırmış ve Mossad’a yönelik eleştirilerin artmasına neden olmuştu.

İsviçre Tarafsızlığı Sorgulanıyor

SRF’nin haberine göre, dönemin İsviçreli yetkilileri resmi olarak tarafsız bir duruş sergilese de, sahadaki uygulamalar farklıydı. Mossad ajanlarının ülkeye giriş çıkışlarına dair denetim yapılmadığı, bazı durumlarda ise sahadaki faaliyetlere göz yumulduğu aktarılıyor. Bu durum, İsviçre’nin geleneksel “tarafsızlık” politikasını sorgulatıyor.

Diplomatik Sessizlik Sürüyor

İsviçre hükümeti, bugüne kadar bu tür iş birlikleri hakkında resmi bir açıklama yapmadı. SRF’nin haberine göre, hükümet arşivlerinin çoğu hâlâ kapalı tutuluyor. Ancak ulaşılan belgeler, dönemin uluslararası istihbarat iş birliklerine dair önemli bir perdeyi aralıyor.

1972 Münih Olimpiyatları’ndaki saldırı, sadece spor tarihine değil, dünya istihbarat tarihine de yön veren bir dönüm noktasıydı. SRF’nin haberine göre İsviçre, bu süreçte tarafsızlığını koruyamamış ve Mossad operasyonlarına zımni destek vererek tarihin gölgelerinde tartışmalı bir rol oynamış olabilir.