İsviçre’ye Kaçak Altın Akışı
Swissaid Raporu Endişe Verici Gerçekleri Ortaya Koyuyor.
BERN- İsviçre, dünyanın en büyük altın rafinerilerinden dördüne ev sahipliği yaparak, küresel altın ticaretinin merkezlerinden biri konumunda. Ancak, Swissaid’in 2024 yılında yayımladığı bir rapor, İsviçre’nin Afrika’dan gelen kaçak altının önemli bir varış noktası olduğunu ortaya koyuyor.
Kaçak Altının Rotası: Afrika’dan Dubaï Üzerinden İsviçre’ye
Swissaid’in araştırmasına göre, 2012 ile 2022 yılları arasında Afrika’dan 2.569 ton altın, resmi ihracat kayıtları olmaksızın Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) gönderildi. Bu altının büyük bir kısmı, Dubaï’de rafine edildikten sonra İsviçre’ye ithal edildi. İsviçre, bu dönemde BAE’den 1.670 ton altın ithal etti. Ancak İsviçre yasaları, altının son işlem gördüğü yeri menşei olarak kabul ettiğinden, bu altınlar “BAE menşeli” olarak sınıflandırılıyor ve gerçek kökenleri gizleniyor. 
Yasal Boşluklar ve Etik Sorunlar
Swissaid’in raporu, İsviçre’nin mevcut yasal çerçevesinin, altın ticaretindeki şeffaflık eksikliğine ve etik sorunlara yol açtığını vurguluyor. Özellikle, Afrika’dan gelen kaçak altının İsviçre’ye yasal olarak giriş yapabilmesi, insan hakları ihlalleri ve çevresel zararlar gibi ciddi sorunları beraberinde getiriyor. 
İsviçre’de Yasal Düzenleme Tartışmaları
Swissaid, İsviçre’nin altın ithalatında daha sıkı denetimler ve şeffaflık sağlaması gerektiğini belirtiyor. Özellikle, altının gerçek menşeinin belirlenmesi ve ithalat süreçlerinde daha katı düzenlemelerin getirilmesi öneriliyor. Bu bağlamda, İsviçre Parlamentosu’nun sonbaharda gümrük yasasında yapılacak değişiklikleri görüşmesi bekleniyor. 
Sektörün Tepkileri ve İstisnalar
İsviçre Kıymetli Maden Üreticileri ve Tüccarları Derneği, üyelerinin BAE’den altın ithal etmediğini ve şüpheli kökenli altının İsviçre’de yeri olmadığını belirtiyor. Ancak, Valcambi adlı rafineri, dernekten ayrılarak BAE ile ticari ilişkilerini sürdürme kararı aldı. Bu durum, sektördeki etik ve ticari yaklaşımların çeşitliliğini gösteriyor. 
Sonuç ve Öneriler
Swissaid’in raporu, İsviçre’nin altın ticaretindeki rolünü ve bu ticaretin etik boyutlarını yeniden değerlendirmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Altın ticaretinde şeffaflık ve etik standartların sağlanması, hem İsviçre’nin uluslararası itibarını koruması hem de küresel adaletin sağlanması açısından büyük önem taşıyor.
Bu haber toplam 1578 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.