Avrupa’nın merkezinde yer alan Lihtenştayn, küçük yüzölçümüne rağmen dikkat çeken ülkelerden biri. İsviçre ve Avusturya arasında bulunan Lihtenştayn, yalnızca 155 kilometrekarelik alana sahip olmasına rağmen ekonomik gücü, tarihi yapıları ve doğal güzellikleriyle öne çıkıyor. Resmi verilere göre ülke, her yıl 100 binin biraz üzerinde turisti ağırlıyor.

Ülkenin başkenti Vaduz hem yönetim merkezi hem de kraliyet ailesinin ikametgahı. Şehrin en önemli simgesi ise yaklaşık 700 yıl önce inşa edilen Vaduz Kalesi. Tarihi yapı, günümüzde turistlerin en çok ziyaret ettiği noktaların başında geliyor. Kaleye yalnızca dışarıdan ulaşılabilse de, Alp Dağları ile çevrili manzarası ülkenin sembollerinden biri olarak kabul ediliyor.

DOĞASIYLA ÖN PLANA ÇIKIYOR

Lihtenştayn, tarihi kadar doğasıyla da öne çıkan bir ülke. Özellikle Sareis Telesiyeji, ziyaretçilere hem ülkenin hem de komşu Avusturya’nın dağlık manzaralarını izleme imkânı sunuyor. Dağ yürüyüşleri, bisiklet parkurları ve kış sporları, ülkenin doğa turizmini destekleyen başlıca etkinlikler arasında yer alıyor.

EKONOMİK YAPI

Lihtenştayn, kişi başına düşen gelir bakımından Avrupa’nın en yüksek seviyelerinden birine sahip. Sanayileşmiş yapısı ve güçlü finans sektörü ile dikkat çeken ülke, İsviçre Frangı’nı resmi para birimi olarak kullanıyor. Düşük işsizlik oranı ve güvenli yaşam koşullarıyla da Avrupa’nın refah düzeyi en yüksek ülkeleri arasında gösteriliyor.

AVRUPA’NIN AZ BİLİNEN TURİSTİK NOKTASI

Avrupa’da turizm açısından en az bilinen ülkelerden biri olan Lihtenştayn, küçük yüzölçümüne rağmen sunduğu tarihi miras, doğal güzellikler ve ekonomik gücüyle farklı bir deneyim vaat ediyor. Kalabalık destinasyonlardan uzak, sakin bir tatil arayanlar için Lihtenştayn, “Avrupa’nın gizli ülkesi” olarak tanımlanıyor.