Watson.ch muhabiri Deniz Brunner, 29 Ekim 2025 tarihinde yayımlanan özel haberinde, Bern Alpleri’nin kalbinde yer alan efsanevi Hotel Bellevue des Alpes’i ziyaret ederek otelin geçmişine, yaşanmış trajedilere ve hâlâ süregelen gizemli atmosferine ışık tuttu.

Dağların Arasında Zamanda Donmuş Bir Mekân

Eiger ve Jungfrau dağlarının efsanevi yamaçlarının arasında, 2.000 metre yükseklikte yer alan Hotel Bellevue des Alpes, hem doğa harikası manzarası hem de yüzyılı aşkın tarihiyle İsviçre’nin en gizemli otellerinden biri olarak biliniyor.
Grindelwald ve Wengen arasında, yalnızca trenle ya da kar arabasıyla ulaşılabilen otel, gece çöker çökmez dünyadan tamamen kopuyor.

1870’lerde ilk dağ misafirhanesi olarak kurulan yapı, zamanla büyüyerek 1929’da bugünkü “Bellevue des Alpes” adını aldı. İnşası on altı yıl sürdü, yaklaşık 16 milyon franka mal oldu ve bu rakam ilk bütçenin iki katına ulaştı.

Zamanın Durduğu Otel

1950’lerden bu yana von Almen ailesinin işlettiği otel, asansörsüz odaları, televizyonsuz duvarları ve sınırlı Wi-Fi bağlantısıyla sanki başka bir yüzyılda yaşıyor.
Kırmızı kadife koltuklar, 1920’lerden kalma lambalar ve beyaz ceketli garsonlar hâlâ misafirlere Kir Royal veya Whisky Sour ikram ediyor.
Salon ve bar bölümleri, adeta Kükreyen Yirmiler döneminden kalma bir film sahnesi gibi korunmuş durumda.

Eiger’in “Cinayet Duvarı” ve Trajediler

Otelin hemen yanı başında yükselen Eiger Dağı’nın kuzey yüzü (Nordwand), dağcılar arasında “Mordwand (Cinayet Duvarı)” olarak biliniyor.
1930’lardan itibaren yüzlerce dağcı, bu ölümcül yüzü tırmanmaya çalışırken hayatını kaybetti.
Watson.ch haberine göre, yaklaşık 100 dağcı Bellevue des Alpes’in hemen yakınında yaşamını yitirdi.
Birçoğunun ölümüne otelin balkonundan tanıklık eden turistler, hâlâ o günlerin korku dolu atmosferinden söz ediyor.

1936’da karizmatik Alman dağcı Toni Kurz liderliğindeki dört kişilik ekip, kurtarma ekiplerine yalnızca birkaç metre kala donarak ölmüştü.
Eiger’in kuzey yüzü ilk kez ancak 1938’de Alman-Avusturyalı bir ekip tarafından tamamen tırmanılabildi. O tarihten bu yana en az 64 dağcı daha burada hayatını kaybetti.

“Perili Atmosfer”: Otelin Efsanesi

Bu trajediler, Bellevue des Alpes’in “perili otel” olarak anılmasına neden oldu.
Norveçli kayakçı Lasse Kjus, 1999’daki Lauberhorn yarışını kazandıktan sonra otelde konaklamış ve “Perili bir atmosfer var, geceleri merdivenler kendi kendine gıcırdıyor” notunu bırakmıştı.
Otelde kalan bazı misafirler hâlâ adımlar, fısıltılar ve yankılar duyduklarını iddia ediyor.

Otelin sahibi Andreas von Almen, 2008’de The Guardian’a verdiği demeçte şu ifadeyi kullanmıştı:

“Otel bir gemi gibi. Fırtına çıktığında personel ve misafirler günlerce içeride mahsur kalabiliyor.”

Zamanda Bir Gece: Fiyatlar ve Deneyim

Hotel Bellevue des Alpes bugün hâlâ aynı aile tarafından işletiliyor.
Bir gece konaklama bedeli, duşlu tek kişilik oda için 385 İsviçre frangı, küvetli çift kişilik oda için 695 franka kadar çıkıyor.
Otel, lüks değil ama otantikliğiyle öne çıkıyor: televizyon yok, dijital gürültü yok, sadece kar fırtınasının ve şöminenin sesi var.

Watson.ch muhabirine göre, “burada zaman duruyor, ama hikâyeler asla bitmiyor.”