CENEVRE – İsviçre’de ikamet izni bulunmayan birçok kadın, maruz kaldıkları şiddeti polise ihbar ettikten sonra korunmayı beklerken, tam tersine sınır dışı edilme kararıyla karşı karşıya kalıyor. İsviçre basını 20 Minuten’da yayımlanan haberde, mağdurların yaşadığı dramatik süreçler ayrıntılı şekilde aktarıldı.
“Saldırgan serbest, ben cezalandırıldım”
Habere göre, 49 yaşındaki Luciana* 2019’dan beri ev işlerinde belgesiz olarak çalışıyordu. Ağustos 2024’te oda arkadaşının tecavüz girişimine uğradı. Uzun süre sessiz kaldı çünkü sınır dışı edilmekten korkuyordu. Ancak arkadaşı tarafından “yasadışı ikamet” ile suçlanınca polise başvurdu. Buna rağmen, saldırgan serbest bırakılırken Luciana hakkında sınır dışı kararı çıktı. “Saldırganım serbest bırakıldı, ben cezalandırılıyorum” dedi.
26 yaşındaki Daniela* ise yıllarca şiddet gördüğü eşini sonunda şikâyet etti. Eşi mahkûm edilir edilmez, kendisine sınır dışı kararı tebliğ edildi. Daniela gözyaşları içinde, “Bu beni mahvetti” diye konuştu.
Sendikalardan sert tepki
Cenevre’de faaliyet gösteren SIT (Mesleklerarası İşçi Sendikası), bu uygulamayı “insanlık dışı” olarak nitelendirdi. Sendika temsilcisi Ximena Osorio Garate, düzenlenen basın toplantısında şu ifadeleri kullandı:
“Bu kabul edilemez, insanlık dışı. Mağdurlar göçmenlik statülerinden bağımsız olarak korunmalı.”
Sendika ayrıca, İstanbul Sözleşmesi’ne dikkat çekerek ceza yargılamalarıyla göç prosedürlerinin birbirinden ayrılması gerektiğini vurguladı.
Savcılıktan uyarı
20 Minuten’in aktardığına göre, Cenevre Savcılığı da geçtiğimiz haftalarda yaptığı açıklamada, “Şiddet mağdurlarının sınır dışı edilme korkusuyla sessiz kalmalarının önlenmesinin önemli” olduğunu kabul etti. Ancak uygulamada mağdurların sınır dışı edilmesi, büyük bir insan hakları tartışmasına yol açıyor.
İnsan hakları ihlali eleştirisi
SIT aktivisti Mirella Falco ise, “Şiddet şikayetinde bulunanlar sınır dışı edilme riskiyle karşılaşmamalı. Bu, insan haklarının açık bir ihlalidir” diyerek tepki gösterdi.
* İsimler güvenlik nedeniyle değiştirilmiştir.