BERN — İsviçre Dışişleri Bakanlığı (EDA), Filistin’in devlet olarak tanınmasına ilişkin hazırlattığı hukuki değerlendirme raporunu kamuoyuyla paylaşmıyor. Blick’te yayımlanan, SonntagsBlick Yardımcı Genel Yayın Yönetmeni Fabian Eberhard imzalı haberine göre (21.09.2025), 10 Haziran’da EDA’nın Uluslararası Hukuk Dairesi tarafından tamamlanan rapora erişim talebi, “İsviçre’nin dış politika çıkarları ve uluslararası ilişkilerinin korunması” gerekçesiyle reddedildi. EDA ayrıca Federal Konsey’in “serbest irade ve kanaat oluşturma sürecinin” korunması gerektiğini vurguladı.
FOI talebi geri çevrildi, EDÖB’de arabuluculuk süreci
Aynı haberde aktarıldığı üzere, Blick’in Bilgi Edinme Yasası (Öffentlichkeitsgesetz) kapsamında yaptığı başvuruya olumsuz yanıt verilmesi sonrası gazete, Federal Veri Koruma ve Bilgi Edinme Komiseri (EDÖB) nezdinde arabuluculuk talebinde bulundu. Eberhard’ın haberine göre EDA, belgenin tek bir satırının dahi yayımlanmasını istemiyor; gerekçe, çatışmanın tüm taraflarıyla ve üçüncü ülkelerle güven ilişkisini riske atmamak.
Uluslararası zemin: AB’nin baskısı, BM’de tanıma dalgası
Blick’teki aynı dosyada Eberhard, İsrail’in Gazze Şehri’ne yönelik kara operasyonunu sürdürdüğünü, buna paralel olarak Avrupa Komisyonu’nun İsrail’e yaptırım seçenekleri üzerinde çalıştığını hatırlatıyor. Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen, “Gazze’de her gün yaşanan dehşetin sona ermesi gerektiğini” söyledi.
Habere göre, Fransa, Birleşik Krallık, Portekiz ve Kanada başta olmak üzere bir dizi ülke, New York’taki BM Genel Kurulu’nun “High Level Week” oturumlarında Filistin’i devlet olarak tanıma yönünde adım atmaya hazırlanıyor. Böyle bir dalga gerçekleşirse, BM üyelerinin yaklaşık beşte dördü Filistin’i tanımış olacak.
Bern’in çizgisi: “İki devletli çözüm perspektifi şart”
İsviçre tarafında resmî ton temkinli. Blick’te Eberhard’ın aktardığı Temmuz ayındaki bir beyanatta, EDA’nın Orta Doğu ve Kuzey Afrika Dairesi Başkanı Monika Schmutz Kirgöz, İsviçre’nin olası bir tanımayı “kalıcı barış ve iki devletli çözüm perspektifi” çerçevesinde ve bu yönde somut adımlar atıldığında değerlendirebileceğini belirtmişti.
ABD faktörü: Ticaret pazarlığı hassasiyeti
Eberhard’ın analizine göre, Bern’in ihtiyatının bir nedeni de ABD ile süren gümrük/tedbir görüşmeleri olabilir. Nitekim Kanada’nın tanıma adımı sonrası eski Başkan Donald Trump, Truth Social’da bunu ticaret anlaşmalarını zorlaştıracak bir hamle olarak hedef almıştı. İsviçre’nin benzer bir gerilimi göze almak istemediği değerlendiriliyor.
Parlamento cephesi: Ständerat frenledi, dosya Ulusal Konsey’de
Siyasi süreçte de tablo net değil. Blick’in haberinde anımsatıldığı gibi Ständerat (Senato), Cenevre Kantonunun “Filistin’i tanıma” yönündeki standesinitiative girişimini 27’ye karşı 17 oyla reddetti; gerekçe, devlet tanıma kararının Federal Konsey’in yetkisinde olması. Buna karşın konu, Ulusal Konsey Dış Politika Komisyonu gündemine taşınıyor.
Sıradaki dönemeç
Önümüzdeki günlerde New York’taki BM oturumlarında Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer başta olmak üzere birçok liderin mesajları izlenecek. İsviçre’de ise gözler, EDA’nın gizli raporunun Federal Konsey’in iç tartışmalarına nasıl yansıyacağına ve EDÖB arabuluculuğunun sonucu olarak belgeden herhangi bir kısmın kısmi erişime açılıp açılmayacağına çevrili.