Muhammed İkbal Arslan – Anadolu Ajansı (AA)

BERN – İsviçre Konfederasyonu Başkanı Karin Keller-Sutter, başkent Bern’de uluslararası gazetecilerle yaptığı toplantıda, ülkesinin dış politikası, ticari ilişkileri ve küresel krizler karşısındaki tutumuna dair önemli değerlendirmelerde bulundu.

Keller-Sutter, konuşmasında Türkiye-İsviçre ilişkilerinin tarihî derinliğine dikkat çekerek, iki ülke arasındaki dostluk ve ticari iş birliğinin her geçen yıl güçlendiğini vurguladı.

“Türkiye ile çok yakın bir ilişkimiz var. Çok sayıda Türk vatandaşımız var. Ayrıca İsviçre’de büyük bir Türk diasporası bulunuyor. Ticari anlamda da yakın bir ilişkimiz mevcut,” ifadelerini kullandı.

Keller-Sutter, ayrıca İsviçre Konfederasyonu Başkan Yardımcısı ve Ekonomi, Eğitim ve Araştırma Bakanı Guy Parmelin’in geçtiğimiz hafta Türkiye’yi ziyaret ettiğini hatırlattı.

“Filistin’i tanımak için koşullar henüz oluşmadı”

Toplantıda gazetecilerin Filistin sorusuna da yanıt veren Keller-Sutter, Filistin Devleti’ni tanıma konusunda bazı şartların yerine getirilmesi gerektiğini söyledi.

“Tüm esirlerin serbest bırakılması, cenazelerin iadesi ve kalıcı bir ateşkesin sağlanması gerekiyor. Ayrıca gerçek anlamda istikrarlı bir hükümet ve seçim süreci olmalı,” dedi.

Keller-Sutter, İsviçre hükümeti ve Federal Parlamentonun çoğunluğunun bu konuda henüz karar alınmasını uygun görmediğini belirtti ancak ileride koşulların olgunlaşması halinde tanımanın mümkün olabileceğini ifade etti.

Gazze’de yaşanan olayların soykırım olarak nitelendirilip nitelendirilmeyeceği sorusuna ise,

“Bu konuda nihai kararı uluslararası mahkemeler verir,”
yanıtını verdi.

“ABD gümrük vergileri konusunda karar Trump’a ait”

ABD’nin İsviçre’ye uyguladığı %39’luk gümrük vergisi hakkındaki soruya ise Keller-Sutter,

“Bu konuda son kararı ABD Başkanı Donald Trump verecek. İsviçreli yetkililer muhataplarıyla temas halinde,”
şeklinde konuştu.

Ayrıca İsviçre’nin küresel ticarette serbest ticaret anlaşmalarını modernize etmek ve yeni pazarlar açmak için çalıştığını belirten Keller-Sutter, bu yıl içinde Tayland, Kosova, Malezya ve MERCOSUR (Güney Ortak Pazarı) ile yeni anlaşmalar imzalandığını, Hindistan anlaşmasının ise ekim ayı itibarıyla yürürlüğe girdiğini hatırlattı.

“AB ile istikrarlı ilişkiler hayati öneme sahip”

İsviçre’nin büyük bir siyasi veya ticari ittifaka dahil olmadığını hatırlatan Keller-Sutter, özellikle Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilerin istikrar içinde sürdürülmesinin ekonomik açıdan hayati olduğunu belirtti.

“Federal Konsey, AB ile ilişkileri geliştirmek için bir anlaşma paketi müzakere etti. 2027’de bu konuda bir halk oylaması yapılması muhtemel,” dedi.

“Gazze’den getirilen çocuklara ilişkin karar kantonların yetkisinde”

Son günlerde tartışmalara neden olan Gazze’den tıbbi tedavi için İsviçre’ye getirilen çocuklar konusundaki soruya da yanıt veren Keller-Sutter, bu kararın federal hükümet değil, kantonların yetki alanına girdiğini belirtti.

“İsviçre Konfederasyonu’nun kendi hastanesi yok. Sağlık, kantonların sorumluluğunda. Bazı kantonlar kabul etti, bazıları ise reddetti. Bu konuda federal düzeyde yorum yapmak doğru olmaz,” ifadelerini kullandı.

Bu toplantıyla birlikte Keller-Sutter, hem Avrupa hem de küresel düzeyde istikrar, diplomasi ve ekonomik çok yönlülük vurgusunu yinelemiş oldu.