ZÜRİH BAŞKONSOLOSLUĞU’NDAN 19 MAYIS MESAJI

ZÜRİH BAŞKONSOLOSLUĞU’NDAN 19 MAYIS MESAJI

Zürih Başkonsolosluğu, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı münasebetiylşe bir kutlama mesajı yayınladı.

Sevgili gençler,

Değerli vatandaşlarımız,

19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun.

19 Mayıs 1919, milletimizin ve ülkemizin tarihinin yanısıra dünya tarihinin de değişmesine tanıklık edecek sürecin ilk adımının atıldığı gündür.

Mustafa Kemal Atatürk Samsun’a ayak basarak Türk Kurtuluş Savaşı’nın ateşini yakmıştır. Türk Ulusu, kendisine biçilen yazgıyı kabul etmeyeceğini dünyaya ilan etmiştir.

Türk Ulusu, büyük önder ve komutan Mustafa Kemal Atatürk’ün etrafında kenetlenmiş, ulusal bağımsızlığımıza giden süreçte Erzurum (22 Temmuz) ve Sivas (4 Eylül) Kongreleri toplanmış, ulusumuz, bağımsız ve özgür bir millet olarak yaşayacağını ortaya koyarak, kararlılığını dünyaya göstermiştir.

19 Mayıs 1919 tarihinde bu bilinç ve istiklal arzusuyla başlayan Kurtuluş Savaşımız zaferle sonuçlanmış ve laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti ilan edilmiştir.

Büyük önder Atatürk, Türk Ulusu’nun yeniden doğduğu bugün için kendisinin de “doğum günü” olduğunu söylemiştir.

Bu tarihi gün, büyük Atatürk’ün arzusu üzerine, Cumhuriyetimizin ve geleceğimizin güvencesi gençlere armağan edilerek, 20 Haziran 1938’de bayram ilan edilmiştir.

Atatürk’ün gençliğe hitabesini bir kez daha okuyalım:

“Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur! “

Değerli vatandaşlarımız,

Cumhuriyetimizi ve bağımsızlığımızı borçlu olduğumuz büyük önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını ve tüm şehitlerimizi bu vesileyle bir kez daha saygı ve minnetle anıyoruz. Ruhları şad olsun

Bu haber toplam 2424 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.