SVP serbest dolaşımı kaldırmak için start verdi

SVP serbest dolaşımı kaldırmak için start verdi

Serbest dolaşım anlaşmasının getirdiği göç kapsamında, ülkedeki yerleşik insanların iş bulmasının zorlaştığını belirten SVP, gelen göçmenlerin geri dönmeyin işsizlik fonuna ve sosyal hizmete yük olduklarını savunuyor.

Cemil Baysal
BERN-  İsviçre'de AB'den göçü sınırlama lehinde sonuçlanan halkoylamasının henüz yürürlüğe girmemesinden dolayı, özellikle muhafazakar kesimin Avrupa Birliği'yle yürürlükteki ilişkileri gözden geçirilmesi yönündeki sesler giderek yükseliyor.
SVP Partisi AB'den gelecek göçü kısıtlayacak ''Begrenzungsinitiative'' adı altında yürüttüğü imza kampanyasını tanıttı. SVP kanadından yapılan açıklamalarda, AB-İsviçre arasındaki serbest dolaşım anlaşmasının İsviçre hükümeti ve taraf siyasetcilerin halkı kandırdığı yönünde. SVP'li siyasetciler serbest dolaşım anlaşması kapsamında İsviçre'de eksik olan kalifiye işci gücü eksikliğini AB'den giderileceğinin söylenmesine rağmen, söylenenin aksine kalifiye olmayan ve söylenen rakamın 3 katı daha fazla göçün İsviçre'ye geldiği ve gelenlerin geri dönmeyerek ülkede işssizlik ve sosyal yardım imkanlarından yararlanarak ülkede kaldıkları belirtildi.
''Muhafazakar İsviçre Halk Partisinin (SVP) sembol ismi Christoph Blocher Dışişleri Bakanı Cassis'in de katıldığı en son Albisrüedi toplantısındaki konuşmasında ''Ülkedeki barış ve refah tehlikede sözleriyle katılımcıları uyardı. Blocher, Bern'deki siyasetcilerin son 25 yılda 1992 yılında halk oylamasıyla halkın AEA üyeliğine katılmama kararını kaldırmak için her şeyi yaptığını belirtmek üzücü. İsviçre bir kez daha "esaret yolunda"dedi.

Blocher, AB ülkelerinden İsviçre'ye serbest dolaşım anlaşması kapsamında gelen göçün daha düşük oranda olduğu ve geçtiğimi yıl sadece 30 bin kişinin geldiği hatırlatılması üzerine siyasilerin halkı kandırdığını şöyle dile getirdi:
AB ülkelerinin çoğunda ekonomi iyiye giderken, buna rağmen on binlerce kişi İsviçre'ye geldi ve yerleşik kişilerin işlerini kaptı veya iş bulmalarını zorlaştırdı. Serbest dolaşım anlaşması halka anlatılırken, halka yalan söylendi. Siyasiler en fazla 8-10 bin işci gücüne izin verileceğini ve bu sayının İsviçre'de ihtiyaç duyulan kalifiye işci gücünden olacağını belirtmişlerdi. Ancak son yıllara bakarsanız bunun tam tersi olduğunu ve sadece geçen yıl bu söylenenin 3 kat fazlasının geldiğini görülmekte.
Ekonominin çöktüğünde serbest dolaşımının felaket etkilerini göreceksiniz; ki bu da er ya da geç beklenebilir. Geçici işci gücü diye kabul edilen sözü geçen göçmenler daha sonra burada kalıyor, işsizlik fonuna, sosyal hizmete yük oluyor ve bir çok yerleşin ülke sakini işlerini kaybediyor.

Blocher, 2014 yılında halkın sandıkta kabul ettiği ''kitlesel göçe dur'' adlı inisiyatifin yürürlüğe konulmaması ve hükümetin işi sulandırmasından dolayı göçü kısıtlayan yeni bir inisiyafi lanse ettiklerini belirtti. Söz konusu halk oylamasının halk tarafından kabul görmesi durumunda serbest dolaşım anlaşmasının feshedilmesi öngörülüyor.

Blocher kendisinin de aynı zamanda bir işveren olduğunu ve bu kapsamda bir şirket yönetici olarak serbest dolaşımın mükemmel bir uygulama olduğunu, ancak bu uygulamanın halkın ve ekonominin yararına olmadığını ısrarla vurguladı.
Blocher, ''Bir şirket serbest dolaşım anlaşması kapsamında 500 milyon nüfus içinden en ucuz ve en kaliteli elemanı seçebiliyor. İşveren açısından bundan daha güzel ne olabilir? Ancak serbest dolaşım anlaşmasının ülkemize getirdiği olumsuzluklar ve ekonomiye olan zararları olumlu yanlarından çok daha büyük. Mesela son yıllarda ekonominin büyümesine rağmen kişi başı Gayrisafi Yurtiçi Hasıla(GYYİH) nüfusun artmasından dolayı artmadı.  
 Yapılan son bir ankete göre, halkın yüzde 55'i serbest dolaşım anlaşmasına karşı ve derhal AB ile olan anlaşmanın feshedilmesinden yana. 

Bu haber toplam 3017 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.